Aynı etki alanına sahip olsalar da her cilt bu üç içeriğe farklı yanıt veriyor. Cilt yapısına göre doğru seçimi yapmak bakım rutinini daha dengeli kılıyor.
Yazı: Gül Bircan
Mevsim geçişlerinde ciltte yenilenme ihtiyacı biraz daha belirginleşiyor. Yaşlanma karşıtı bakımda, hücresel yenilenmede ve leke görünümünü hafifletmede son dönemde en çok konuşulan içerikler arasında retinol, retinal ve bakuchiol yer alıyor. Üçü de cilt dokusunu daha dengeli ve pürüzsüz göstermeye yönelik çalışıyor ancak yapısal olarak birbirinden ayrılıyor ve her cilt tipi aynı içeriğe aynı şekilde yanıt vermiyor.
Retinol, A vitamininden türeyen bir içerik. Cilde uygulandığında önce retinale, ardından retinoik aside dönüşerek etkisini göstermeye başlıyor. İnce çizgi görünümünü azaltmaya ve kolajen üretimini desteklemeye yardımcı oluyor. Bakım rutinine eklenirken yavaş ilerlemek cildin adaptasyon süreci için önemli. Haftada birkaç akşam, düşük oranlarla başlamak ve ilk dönemde “sandviç yöntemi”ni kullanmak cilt bariyerini korumaya yardımcı oluyor. Bu yöntemde retinol, iki ince nemlendirici katmanı arasına uygulanıyor. Hamilelik ve emzirme dönemlerinde kullanılmıyor.
Retinal, retinolün bir adım daha ileri formu olarak kabul ediliyor. Retinoik aside dönüşümü daha hızlı gerçekleştiği için etkisi daha yoğun hissedilebiliyor. Bu nedenle hassasiyeti azaltmak için başlangıç aşamasında düşük yüzdelerle ilerlemek ve yine sandviç yöntemini tercih etmek iyi bir denge sağlıyor. Retinol gibi yalnızca akşam rutinine dahil ediliyor ve kullanım süresinde yüksek koruma faktörlü güneş kremi gündüz rutininde yer alıyor. Hamilelik ve emzirme dönemlerinde kullanılmıyor.
Hassas Ciltler İçin Bitkisel Alternatif
Bakuchiol ise bitkisel kaynaklı bir alternatif. Babchi bitkisinin tohum ve yapraklarından elde ediliyor. Cilt üzerinde retinol ile benzer yenileyici ve dengeleyici bir etki sunarken tahriş etme oranı oldukça düşük kalıyor. Bu nedenle hassas ciltler tarafından daha kolay tolere ediliyor. Hamilelik ve emzirme döneminde kullanıma da uygun kabul ediliyor. Başlangıçta akşam rutininde ve düşük oranlarla kullanmak, cildin ürüne uyum sağlamasını kolaylaştırıyor. Cilt alıştıktan sonra gündüz ve gece olmak üzere günde iki kez uygulanabiliyor. Gündüz kullanımda güneş koruması rutinde yer alıyor.
Bu içeriklerle yeni tanışan ciltler için yaz aylarında kullanım ideal olmayabilir. Aynı rutinde C vitamini, AHA-BHA, salisilik asit veya glikolik asit gibi güçlü aktiflerle birlikte kullanıldığında bariyer yorulabiliyor. Hyaluronik asit ve peptid içeren ürünlerle birlikte kullanmak ise destekleyici bir etki sağlıyor. Hangi içeriğin daha uygun olduğuna karar verirken cildin tolerans seviyesi, ihtiyaçları ve kişisel bakım hedefleri yol gösterici oluyor.